member
Şifremi Unuttum
Şifremi Unuttum

Menü

Blog

07 Ağustos 2023

Epigenetik Değişim ile Yaşlanma ve Hastalıkları Durdurmak

Epigenetik Değişim ile Yaşlanma ve Hastalıkları Durdurmak

Yaşamımızı yönetebilmek için, genler ve onu oluşturan DNA üzerine basit de olsa bir bilgi sahibi olmak ve onların işleyiş şeklini kavramak önemlidir.

DNA, ikili sarmal şekline sahip bir moleküldür. Görevi ise kişiye ait genetik bilgiyi saklamak ve doğum yolu ile bu bilgiyi nesilden nesile aktarmaktır.

Proteinler vücudun yapı taşıdır, benzer proteinler vücudumuzu inşa eder. DNA’daki bilgi, ne tarz proteinler üretileceğini ve bunların nasıl dizileceğini belirler.

Aynı görevleri yerine getiren, aynı özellikleri tanımlayan DNA bölgelerine atanmış bir isim vardır, “GEN”. Her bir hücre kromozomunda 20.000 ila 30.000 gen bulunur. Bu genlerin her birinin farklı özellikleri vardır ama yaklaşık %80’i pasiftir. Kalan %20 si ise aktiftir.

Şimdi başlıyoruz!

Beynimde bir düşünce oluştuğunda, bu düşünce sonucu bedenimin tepki vereceği bir kimyasal da üretilir ve bu kimyasal, sinir sisteminde, kandan elde edilen serebrospinal sıvı vasıtası ile tüm vucuda yayılır.

Salgı bezleri ve salgıladıkları hormonlar da bu uyarı ile harekete geçer. Bu kimyasalın ayrıca, kromozomlarda bulunan GENLERİ aktif halden pasife, pasif halden aktife çevirme etkisi vardır.

Yani kimyasal, farklı bir proteini kodlandığında, benim daha SAĞLIKLI olmamı sağlayacak pasif bir gen, aktif hale gelebilir. Ve ben hayatımı daha az hastalanarak ve çok daha sağlıklı yaşayabilirim.

Aynı şekilde, bana GENÇLİK katacak pasif haldeki bir genin teknik olarak düşüncemle  aktifleşmesi mümkündür. Benim yaşlanmamı hızlandıran bir geni de, düşüncelerimle pasif hale getirebilirim. Yani yaşlanma sürecimi yavaşlatabilirim.

Yapmamız gereken şey basittir. Düşüncelerimiz üzerinde güçlü bir farkındalık ve kontrol geliştirmemiz gerekir. Yaratımın anahtarı güçlü bir şekilde imajine etmek ve hissetmektir.

Burada en önemli konu gözlem yapma ve meditasyonu başlamak için doğru sıralamayı kullanmaktır.

Bize uygun tekniklerle, önce nesneleri, sonra fiziksel bedeni, sonra diğer insanların duygularını, daha sonra kendi duygularımızı ve en son düşüncelerimizi gözlemlemek uzun gibi gözükse de daha kısa zamanda daha fazla yol almamızı sağlar.